Güntay Şimşek tarafından yapılan bir habere göre, Ticaret bakanlığı E-Ticaret konusunda yeni bir yasa geliştirmekte. Sosyal medyada oldukça tepki çeken ve karmaşaya yol açan yasanın bazı maddeleri ise hem E-Ticaret firmalarını hem de tüketicileri üzecek cinsten. Rekabet kurumuna ters olarak bildirilen yasanın 2023'te onaylanması durumunda piyasada ciddi zararlara sebep olabileceği öngörülüyor.

Bakanlığın iddiası şu şekilde: “Etkin ve adil rekabet şartlarını korumak, elektronik ticaret hizmet sağlayıcıların, elektronik ticaret pazar yerlerine bağımlılığını azaltmak ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcıların faaliyetlerinin takibini sağlamak.”
Özellikle sosyal medyada çok tepki çeken haberin maddelerine şöyle bakabiliriz:
1)E-Ticaret siteleri, devlete cirolarının %12 oranında lisans bedeli ödeyecek.
Öncelik burada kafanızın karışmaması için oldukça karıştırılan iki farklı kavramı açıklamak istiyorum. Kâr ile ciro. Ciro, bir firmanın elde ettiği tüm gelir iken kâr o firmanın tüm harcamaları çıkartıldıktan sonra elinde kalan fazla paradır. Örnek vermemiz gerekirse şöyle açıklayabiliriz: A firmamız olsun. Bu A firması bir ürün satıyor. Belirli bir süre boyunca -yıllık/aylık/haftalık olarak hesaplayabiliriz- elde ettiği tüm gelir ciro olur. Yani sattığı ürün 10₺ ise ve o üründen yılda 1000 adet satmışsa 10.000₺ ciro elde etmiş demektir. Fakat ürünün üretim maliyeti, işlettiği dükkanın kira bedeli, çalışan personellere harcanan ücret bu cirodan harcandığında elde kalan para kârdır. Eğer bir firma tüm harcamalarını yaptığında elde para kalmıyor ve eksiye düşüyorsa o firma zarar ediyor demektir.
Şimdi gelelim bu yasanın problem olan kısmına. Cironun %12'sini istemesi. Yani tüm gelirden bütçe istemesi. Eğer firma kâr konusunda bir problem yaşarsa firmanın zarar etmesi demek. Ek olarak kâr miktarına göre çok yüksek bir miktar direkt cirodan pay istemek. Bu yüzden firma ürünlerine zam yapmak zorunda kalabilir ya da sektörde rekabet sorunu yaşanabilir. Büyük şirketler bu durumla başa çıkamayıp küçülmeye gidebilir ya da küçük şirketlerin büyümesi engellenebilir.
2)Firmaların reklam harcamaları belirli bir tutarın üzerinde olmayacak.
İlk bakışta iyi gibi görünse de bu durum reklam ajansları ve reklam bütçeleri ile hizmet veren kuruluşlara darbe demek. Ayrıca reklam, bir firmanın büyümesi için kullandığı en önemli yöntemdir.
3)Cüzdan uygulamaları sona eriyor.
Firmaların cüzdan uygulamaları özellikle hızlı alışveriş ve hızlı iade konusunda oldukça başarılı. Bu özelliğin sona ermesi ile bankaların uzun iade süreçleri geri dönebilir. Üstelik e-ticaret firmalarının cüzdan kullanımında sunduğu avantajlar kullanıcıların işine yararken artık böyle avantajlar olmayacak. Ek olarak cüzdan uygulaması aslında firmaya para emanet etmek gibi bir anlam taşıdığından aslında firmanın gelişmesi ve büyümesi için oldukça önemli.
4)Firmaların özel kargo şirketleri hizmet veremeyecek.
Özellikle pandemi döneminde yaşanan kargo konusundaki sıkıntılar ülke genelinde gündem olmuş, kargo firmalarına olan güvensizlik artmıştı. Son zamanlarda düzeldiği görülse de geleneksel kargo firmaları halen e-ticaret firmalarına ait olan kargo firmaları kadar sistematik ve hızlı çalışmamakta. Özellikle istihdam ve hızlı teslimat konusunda yaşanacak problemlerin yanı sıra tüm yükün diğer kargo firmalarına dağıtılması pandemi döneminde yaşanan kargo yoğunluğunu tekrar yaşatabilir.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın!
Kaynaklar: Resmi Gazete, HaberTürk, MHA, HaberReport,