Need For Speed serisi son zamanlarda Forza Horizon serisinin altında kalsa da yaklaşık uzun yıllar önce sadece yarış oyunları dünyasını değil, tüm oyun dünyasını sarsabilecek güce sahipti. Kimisi için çöküşün başlangıcı kabul edilen, kimisi içinde serinin son güzel oyunu olan NFS: Carbon için de hem eski zamanları hatırlayalım dedik, hem de güzel bir inceleme yazısı yazalım dedik!
Biliyorsunuzdur, NFS Carbon, NFS: Most Wanted'ın devam oyunu. Bir çok kişiye göre Undergraund 2 ve Most Wanted'ın altında gözüken bir oyun. Bu incelemede hem bunu sebeplerine bakacağız hem de halen oynanılabilir mi cevabını bulacağız. Oyunu bazı kartlar dışında tamamen bitirdim sayılır (Mücadele serileri ve hikaye) ve detaylara kadar girmeye çalıştım.
İlk önce oyun hakkında biraz temel bilgilerden başlayalım.
Nedir bu Carbon'u önemli yapan?
Need For Speed serisinin 10. oyunu olan 2006 yapımı NFS: Carbon, hem hikaye hem de mekanik açısından abisi 2005 yapımı Most Wanted'ın devamı niteliğindedir. Genel olarak Most Wanted ile aynı mekaniklere ve grafiklere sahip olsa da modifiye sistemi, atmosfer, şehirler gibi bir çok detayda düzenlemeler yapılmış, hatta kaldırılan ögeler bile olmuştur. Kuzey Amerika'da Playstation 2 için 20 Mayıs 2006'da piyasaya sürülen oyun zaman içerisinde Xbox, Xbox 360, Nintendo Gamecube, Nintendo Wii, Windows çıkış yapmış ve en son 9 Kasım 2006'da Playstation 3 ile Machintosh için tamamlanarak bu sürümleri de piyasaya sürülmüştür.
Bazı iddialara göre de oyunun aslında daha geç çıkarılması planlanmaktaydı. Fakat oyuncular EA Games'i mail yağmuruna tuttuğu için çıkış tarihi erkene alındı. Bu iddiayı bazı kanıtlar ile doğrulayabiliriz. Mesela, bazı ara sahneler, sesler vs. oyundan kaldırılmış fakat dosya olarak bırakılmıştır. Ayrıca abisi Most Wanted'dan kalma da dosyalar taşır.
Wikipedia'ya göre sadece Amerika'da 3.6 Milyon adet satsa da Most Wanted'ın 18 Milyonluk devasa başarısı yanında tabi ki sönük kalmaktadır. Ki bir çok kişi için de NFS serisinin halen devam eden zayıflayışı Carbon ile başlamıştır. Tabi sadece Amerika için 3.6 Milyon. Diğer ülkelerde yapılan satışlarla bile 18 Milyonun yarısına bile ulaşamamıştır muhtemelen.
Hadi başlayalım!
Hikaye (Dikkat! Spoiler)
Oyunun hikayesi burada biraz karışıyor. Çünkü hikayenin en başı Most Wanted'ın öncesine, hatta kimisine göre Underground'a kadar uzanıyor. Bazı kaynaklar bu uzantının sadece MW-Carbon arasında olduğunu söylerken bazıları ise Underground serisinin de bu hikaye ile bağlantılı olduğunu düşünüyor. Ben, Underground serisini katmadan hikayeyi size aktarmaya çalışacağım.
Öncelikle hangi oyunun hangi şehirde geçtiğiniz yazalım.
Need For Speed: Most Wanted - Rockport City
Need For Speed: Carbon - Palmont City
Hikayenin en başına gidelim. Most Wanted'dan bile öncesine. Yer, Palmont City. Darius tarafından bize bir araba veriliyor ve biz de bu araba ile yarışa katılıyoruz. Bu yarışta da büyük rakipler var. Kenji, Wolf ve Angie. Yarış, tam bitmek üzereyken polisler geliyor ve bizim arabamız hariç diğer rakiplerin arabasını elektroşok ile durduruyor. Yarışı birden bire polisler basınca ana karakterimiz de parayı alıp kaçmayı düşünüyor. O an para çantası Nikki isimli karakterde. Tam ona doğru giderken birisi ona bilerek çarpıyor ve Nikki'nin elindeki çantayı düşürtüp farklı bir tanesi ile değiştiriyor. Biz de o anlık kaos içerisinde içi gereksiz kağıtlarla dolu yanlış çantayı almış oluyoruz. Para dolu çanta ise başkası tarafından (ç)alınıyor.
Biz o anlık kaos ile kaçtığımızda tüm Palmont City'de adımız ihanetçi olarak kötüye çıkıyor. Kaçtığımız yer neresi dersiniz?
Rockport City.
Bu kısımları zaten biliyorsunuzdur diye düşünüyorum. Orayı da bir güzel birbirine katıyoruz ve finalde de köprüden atlayarak eski şehrimiz Palmont City'e geri dönüyoruz.
Carbon'da tam burada başlıyor. Köprüden atladıktan sonra çıktığımız yolda meğerse baş düşmanımız çavuş Cross'da bizi takip etmiş. Tam şehre varacakken bizim aracımıza yetişiyor ve oyun ilk kontrolü bu kısımda oyuncuya veriyor. Kaçış.
Bu kısımda BMW M3 GTR ile Cross'tan kaçmaya çalışsak da maalesef bir tıra çarpıyoruz ve arabanın üzerine borular düştüğü için araba kullanılamaz hale geliyor. (Boru değil sonuçta :d)
Tam bu kısımda Cross bizi yakalamışken eski tanıdığımız Darius geliyor, Cross'a gitmesini söylüyor ve bize bir araba veriyor.
Yarışları yaptıkça ve ekibimize yeni üyeler kattıkça büyüyoruz. Bir süre sonra bizi çağıran Darius Cross ile anlaşıp bizi tutuklamaya çalışsa da Nikki geliyor ve yine kurtuluyoruz. Biz de şehirde lekelenen adımızı temize çıkarmaya çalışıyoruz. Darius, boss'lara daha güçlü arabalar verse de onları yeniyoruz.
Finalde ise rakibimiz tabi ki Darius oluyor. Onu da yendiğimizde yenilgisini kabullenip şehri terk etme kararı alıyor.
Biraz kişisel yorum katmak isterim. Hikaye, daha iyi yazılabilirdi diye düşünüyorum. En azından, BMW M3 GTR'ın tamamen bozulması, Most Wanted'da yapılan onca uğraşın boşa gitmiş gibi gözükmesine sebep oluyor. Kart toplayarak sahip olsanız da sadece hızlı yarışlarda kullanabiliyorsunuz.
Düşmanlar
Oyunda aslında toplam 5 tane Boss var. Angie, Kenji, Wolf, Darius ve Cross fakat Cross çok az yerde çıktığı için ve oyunun başı hariç yarışmadığımız için saymasakta olur.
İlk önce, Razor gibi bi' kötü karakterden sonra Darius... Nasıl desem biraz olmamış gibi. Fakat karakter müziklerinin gayet hoş seçildiğini düşünüyorum. Aklımda kalırlarsa müzikleri ile kalırlar. Onun dışında:
Kenji, Japon bir abimiz. Mazda RX-7'si ve yeşil renk tonu ile Palmont City sokaklarında japon havasını güzel estiriyor.
Angine, güzel bir Amerikan arabası kullanıyor. Daha çok Rock temasıyla uyumlu tasarlanan karakter belki de en Most Wanted'a yakın karakter tiplemesi olabilir.
Wolf ise gerçekten tarzı ile en parlayan karakter olabilir oyunda. Tamamen kendine has bir tarz oluşturmuş diyebiliriz. Gri renki Aston Martin'i, kabanı ve "sadece işimi bakarım" havasıyla oyuna güzel bir hava katıyor.
Darius ise baş kötümüz. Evet, Most Wanted'daki Razor kadar başarılı bir karakter olduğunu söyleyemem. Fakat yine tipleme olarak orjinal bir tarz çizilmeye çalışılmış. Audi Le Mans Quattro arabası ile asfaltı güzel ağlatıyor.
Arabalar
NFS: Carbon, Most Wanted'dan farklı olarak arabaları bu oyunda seviye ve türlere ayırıyor. NPC arabalarının olduğu ve ödül kartları ya da hile dışında kullanamadığımız Tier 0, oyunun başında bize verilen giriş seviyesi arabalar olan Tier 1, ilk bölgemizi aldıktan sonra yavaş yavaş açılmaya başlayan daha güçlü olan Tier 2, son bölgeye geldiğimizde açılan en güçlü arabaların bulunduğu Tier 3 olmak üzere toplam 4 adet seviye var fakat bizi sadece Tier 1, Tier 2 ve Tier 3 ilgilendiriyor.
Tavsiyem, oyuna başladığınızda hemen para harcama çılgınlığına girmeyin çünkü paranız değerli. Muhtemelen oyunun başında aldığınız güzel araba 2. Düşmanda sizi zorlamaya başlayacaktır.
Oyunda genelde en çok Tier 2 araba kullanacaksınız. Benim tavsiyem ne yapın ne edin Angie'nin arabasını alın çünkü (Darius hariç) diğer haritalarda çok işe yarayabilir. Kenji'nin arabasını da almaya çalışabilirsiniz en azından Tier 2 bir arabanız olacaktır.
Tier 3 arabalar ise Darius'a geldiğimiz zaman açılmaya başlıyor. Benim tavsiyem ilk açılan Tier 3 arabayı hemen almanız çünkü Tier 2 arabalar ile çok zor kazanıyorsunuz yarışları.
Gelelim diğer sınıflandırma sistemine; Tuner, Muscle ve Exotic arabalar.
Tuner arabalar genelde Japon otomobillerinden oluşur. Yol tutuşu, kontrolü en iyi olanlardır.
Muscle arabalar Amerikan otomobillerinden oluşur. Hızlanması en iyi otomobillerdir.
Exotic ise Avrupalı markaların otomobillerinden oluşur. Son hızı en yüksek otomobiller olur genelde.
Burada her şey sizin zevkinize kalmış. Ben genelde Tuner ve Muscle araba kullandım tavsiye ederim.
Oyunda mağazada aldıklarımızın yanında ödül kartları ve mücadele serisiyle aldıklarımız arabalar da var. Mesela BMW M3 GTR için Mücadele kartlarını yapmamız gerek ben yaptım ve aldım fakat hayal kırıklığına uğradım. Çünkü araba diğerlerine göre hiç uğraşılmamış duruyor ve Tier 3'ün en yavaş arabalarından birisi. Size bir örnek göstereyim,
Bakın, bu Darius'un arabası. Audi logosu var, Le Mans Quattro yazısı yine özel şekilde.
Bir tane daha örneğe bakalım,
Bu da kartlar ile elde edebildiğimiz İtfaiye arabası. Logosu falan var.
Bu da BMW M3 GTR. Ne logo var ne başka bir şey. Yazıyı ortalamaya bile üşenmişler galiba düz BMW M3 GTR yazıp geçmişler ve bu benim sinirimi bozdu.
Yapay Zeka
Bu kısımda çok konuşmama gerek yok sanırım. Özellikle 2006 yılı için gayet güzel olduğunu düşünüyorum. Bizi engellemeye çalışmaları, arkamızdan takip edip kestirmelerden gitmeleri gibi güzel detaylara sahipler.
Bazı küçük hatalara sahip olsalar da başarılı diyebilirim.
Tabi anlatmadan geçemeyeceğim bir kısım var. Hangi yarış olduğunu hatırlamasam da bir dükkanın logosunu (Donut) yıktığınızda yarışçılar ona takılıyor ve bütün yapay zeka birbirine giriyor. Denk gelirseniz deneyin komik anlar olabiliyor.
Ekip Sistemi
Ekip sistemi bence oyuna yeni bir soluk getirmiş. Özellikle Most Wanted'ın "yalnız yalnız yarış" mantığının yanında biraz daha keyifli olabilir. 3 çeşit tür var.
Blocker, seçilen rakibi bloklar ve rakibin geride kalmasını sağlar
İpucucu(adını unuttum): Haritada size kestirmeleri gösterir. Eğer alacaksanız SAL karakterini almanızı öneririm.
Hız için olan(bununda adını unuttum.) arkasında gidip rüzgarından faydalanarak hızlanabilirsiniz.
Fakat ekip işinin en güzel yanı, siz yarışı kazanamasanız bile ekip üyeniz 1. olursa yarışı kazanmış sayılıyorsunuz. Yapay zekanın rekabetçi olmasını da işe katınca gerçekten işe yaradıkları anlar olabiliyor. Mesela sizin anlık bir kaza ile geriye düştüğünüz yarışı ekip üyeniz 1. ise kolayca tamamlayabiliyor ya da önce giderken diğer arabaları bloklayarak sizin önce geçmenizi sağlayabiliyor. Bu kısımda işe biraz strateji de giriyor ki gerçekten keyifli olduğunu söyleyebilirim.
Yarışlar
Bence gayet yeterli. Fakat ortası yok uzunluk konusunda kimisi aşırı uzun kimisi aşırı kısa.
Önceki oyuna göre bir farkı var o da Drag yarışının gidip Canyon ve Drift yarışlarının gelmesi. Fakat drift sistemi U2'ye göre daha farklı. Canyon ise en zor ve bence en eğlenceli tür.
Polisler
Maalesef önceki oyuna göre önemini yitirmiş. Bu yüzden bir bakıma oyun çok hızlı bitirilebiliyor. Yarışlarda çıkması haricinde işiniz pek düşmüyor.
Sistem Most Wanted ile tamamen aynı olsa da kolaylık açısından farklılıklar var. Açıkçası üst seviye polislerde Most Wanted beni terletirken Carbon'da dinlene dinlene geçebildim. Hatta lastikleriniz patlasa bile araba belli bir hızda gitmeye devam edebiliyor.
Harita ve Atmosfer
Bu biraz kişisel bir konu olsa da atmosferini MW'ye göre tercih edebilirim. Fakat gündüz vakti geçmesi, müzikleri, haritası derken MW'nin çok daha tercih edilmesi çok normal.
Harita ise Most Wanted gibi gezmeye istekli tutmuyor oyuncuyu. Hatta kariyer modunun menüsünde ilk tuş serbest harita değil harita.
Kartlar ve Mücadeleler serisi
Most Wanted kadar dolu bir mücadele serisi olmasa da gayet yeterli. Tüm seriyi bitirdim ve çok eğlenceli yarışlara da denk geldim mesela çöp kamyonu ile polisten kaçmamızı isteyen bir görev var ya da oyunun başında BMW ile Cross'un Corvette'inden kaçarken mücadele serisinde bulunan bir bölümde Cross'un Corvette'i ile BMW'yi kovalıyoruz. Tam tersi. 😃
Kartlar ise belirli görevleri yapınca açılan parçalar. 4 tane parça birleşince 1 ana parçayı açıyorsunuz. Polis arabası, itfaiye arabası, Cross'un Corvette'i, BMW M3 GTR gibi arabaları bu kısımdan açıyorsunuz.
Teknik detaylar
Grafikler o yıl çıkan bir oyun için gayet yeterli. Tabi ki efsane bir seviyede değil fakat gözü kör edecek kadar da kötü değil. Mekanik olarak sorunsuz olsa da zaman yavaşlatma fiziği biraz bozuk diyebilirim. Bazen yarışı kaybetmenize sebep olacak kadar sorun çıkarabiliyor.
Müzikler
Her ne kadar yeterli hissettirse de çok tekrara düştüğünü hissediyorum. Her yarışta aynı müzik bir süre sonra bıktırıyor ve arka plandan kendi çalma listenizi açıyorsunuz.
Ha müzik seçimleri derseniz o iş sizin zevkinize kalmış.
Özetle...
Need For Speed: Carbon, Underground serisi ve Most Wanted'a göre daha az beğenilen bir seri olsa da bence kesinlikle denenmelidir. Bir çok insanın sevmemesinin sebebi Most Wanted'ın Rock temalı harika bir oyun olmasından sonra daha farklı bir tema ile gelmesi yüksek ihtimalle. Fakat 2023 yılında nostalji amaçlı olsun ya da olmasın halen oynanılabilir bir oyun.
Bizim puanımız ise...
81/100
İyi oyunlar!
